Hem güzellik ürünleri hem de natüropatik ilaçlar üreten çok uluslu Alman şirketi Weleda, Nazi geçmişi ile sorgulanıyor. Tarihçi Anne Sudrow’un araştırmasına göre, asırlık doğal kozmetik şirketi, Nazi rejimiyle iş birliğine dair her şeyi açıklamadı.
TOPLAMA KAMPI GERÇEĞİ
Almanya’nın en uzun süre açık kalan toplama kampı Dachau’nun, şifalı bitki bahçesinin sırları, Weleda hakkında tartışmalara yol açtı. Tarihçi Anne Sudrow’a göre, bir asırdan uzun bir süre önce kurulan doğal kozmetik şirketi Weleda, ticaret yaptığı toplama kampının SS doktoruna insanlar üzerinde vahşi deneylerde kullanılan bir krem tedarik ediyordu.
ÖLÜMCÜL DENEY
Der Spiegel, tarihçi Ünne Sudrow’nın bu yeni bulguları gün ışığına çıkaran 700 sayfalık kitabına atıfta bulunan bir haber yaptı. Gazetede çıkan habere göre, Weleda’nın, Dachau bahçesini işletmekten sorumlu SS örgütü olan Alman Beslenme ve Gıda Araştırma Enstitüsü’nden (DVA) Mart 1941 gibi erken bir tarihte tohum sipariş ettiği ve DVA’dan “100 kilogramdan fazla kurutulmuş asma” aldığı ortaya çıktı. Ardından, 1943’te Weleda, antifriz “tedavisini” ölümcül bir deney için Dachau’ya gönderdi.
BU KREM KULLANILMADI
“Dachau toplama kampının şifalı bitki bahçesinden bitki sipariş ettiğini” kabul eden Weleda, o dönemdeki yönetimin “kampın şifalı bitki bahçesindeki mahkûmların çalıştırılmasından haberdar olabileceğini” kabul ediyor. Spiegel’ın haberinde, toplama kampı doktoru Sigmund Rascher’in Weleda’dan 20 kilogram antifriz kremi siparişini kabul ettiğini ancak internet sayfasında ‘Toplama kampındaki deneyleri sırasında bunu kullanıp kullanmadığı belirsiz’ ifadesine yer verdiği bildirildi.
‘WELEDA YALAN SÖYLÜYOR’
Bu iddiayı reddeden Anne Sudrow, iki isim üzerinden argümanını kanıtlamaya çalıştı. Weleda, tıbbi bitki bahçesinin kurucusu ve yöneticisi Franz Lippert şirketten ayrıldıktan sonra Dachau’daki DVA laboratuvarının yöneticiliğini devraldı. Ancak kurucu ve eski Weleda bahçıvanı olan Erich Werner, “Weleda ile bağlarını asla koparmadı.” Her ikisi de 1942’de yarı askerî Schutzstaffel (SS) örgütünün muharebe kolu Waffen-SS’e katıldı.
ÖLÜMCÜL HİPODERMİ DENEMESİ
Spiegel’de yer alan yazarın kitabına atıfta bulunan haberde, “Ağustos 1942 ile Mayıs 1943 arasında Dachau’daki SS başhekimi Sigmund Rascher, ‘hipotermi tedavisi’ üzerine deneyler yaptı ve ‘280 ila 300 toplama kampı tutsağını su ve buz bloklarıyla dolu banyolara’ zorlayarak 80 ila 90’ını öldürdü. 1941’in başından itibaren Weleda, antifriz kremini Wehrmacht’a tanıtıyordu” ifadelerine yer verildi.
6 Ocak 1943’te, Dachau’daki SS başhekimi, “kremleri için ‘özel bir karışım üretimi’ amacıyla Weleda’ya 5 kilogram beyaz vazelin ve 5 kilogram sarı vazelin sağlanmasını” talep etti. 28 Ocak 1943’te Weleda, Rascher’e “20 kilogramlık önemli miktarda ‘antifriz kremi’ teslim etti.” Tarihçi Sudrow, “Weleda’daki araştırmacıların veya sorumlu yöneticilerin bunun bir SS emri olduğunu bilmediklerini hayal etmek zor” dedi.
BU KİTABI KİM İSTEDİ
İngiliz gazetesi The Guardian, “Weleda, Dachau toplama kampına bir cilt kremi verdi ve bu krem daha sonra insanlar üzerinde kullanıldı ve mahkumların dehşet verici ölümlerine yol açtı” ifadelerine yer verdi.
İngiliz gazetesi, Anne Sudrow’un raporunun yayınlanmasının ardından Weleda’nın “tarihini tam olarak açıklığa kavuşturacağına söz verdiğini” aktardı.